29 Ocak 2025 Çarşamba
BİRAZ FELSEFENİN ZARARI YOKTURUmudumuz insanlık kendini yadsımaz.
İnsanlığın, var olduğu bilindik tarihinden bu güne gelen, yazılmış tarihçelerinde, nedense en çok yaşamış olanların içinde, çoğunlukta olanlar, yaşama adapte olup, yaşama becerisini kazanlar değil, ama onları tam anlamı ile, anlayıp bu güne not bırakanlar kalmış…
Kimi mağara duvarlarına resim çizmiş, kimi dilden, dile yaşanmışlıklarını miras bırakmış. Biliyoruz ki, tümünü bir çuvala koysak, yaşamışlar bin çuvalsa, yaşadıklarını kayıt edip, gelecek nesillere not bırakanlar, bir çuvalın içinde sayılı azınlıktalar. Ömrüm boyunca bunu düşündüm hep. Neden? Şimdi anlıyorum ki; nedeni çok basitmiş… Yaşamı tadanlarla, yaşama iz bırakanların orantısı, asla bir olmazmış. Çünkü yaşamı tadanlar yolcu, iz bırakanlar sorgucuymuş. Sorgucuların işi zor, bilgi ve birikimle beslenmeleri gerekmiş. Ama yolcunun kendine dair işlerinden dolayı, kolaycıymış... Bu günde görüyoruz bunu. Kolaycılık; bilgi ile beslenmeyi seçen sorgulayıcılardan, daha kolay yaşamı kucaklıyorlar. Yalan, kolaycıların sıradan kullandıkları bir olgu olunca her şey basitleşiyor. 7,5 milyar insan, dünya içindeki canlılık için büyük bir tehlike. İnsan türü, dünyamızda ki canlı yaşam için, artık bir tehdit. Gördüğümüz salgınlar, bunun habercisi değilse, bunlara ne ad verebiliriz? Cahiller gibi, suçu yaratıcıya mı yükleyeceğiz? Haksızlık değil mi? Aptalca bir dizi yaşama biçimlerini seç, sonra bu aptallığının suçunu götür, yaratıcıya yükle… Olacak iş mi? Ama ne yazık ki, cahillik bu kadar basitlikten besleniyor işte. Ona gücü yok şimdilik yaşamın… Fakat umudumuz ve dileğimiz odur ki; insanlık sonu olan bu yaşamı, yapay güce boyun eğerek tamamlamaz. Haber Kaynağı: ESH- Doğan Prepol
Yükleniyor...
İLGİLİ HABERLER
|