İzmir de Ulaşım

NİHAT GENÇ'TE VATAN DİYOR

Tek başına hançer gibi yobazlığın ve haksızlıkların karşısında her dönem dimdik ayakta duran temiz yürekli adam Vatan diyor.

17 Mayıs 2015 Pazar 12:07
 Cumhuriyet Gazetesi ‘tehlikenin farkında mı?’

Cumhuriyet Gazetesi manşet röportajlarında CHP ve HDP’lilerin ağzından süreç’in olmazsa olmazı olarak ortaya koyulan ‘öz savunma gücü’nü dillendiriyor! Öz Savunma Gücü Apo’nun projesi teklifi..

Nedir Öz Savunma Gücü?

Bir etnik halk silahlı güç istiyor!

Bir etnik halkın silahlanmasını özgürlükten saymak olacak iş mi?

Kafayı mı yedin Cumhuriyet Gazetesi!

Öteden beri kuru ve neşesiz aklın kalesi Cumhuriyet şimdi etnik savaşın kalesi olmuş..

Öz Savunma Gücü’nü mesela bir milyondan fazla insanın kesildiği Ruanda’dan biliyoruz.. Bir etnik kavim diğer etnik halka karşı öz savunma gücü kurdu ve sonuç: gelmiş geçmiş tarihlerin en büyük soykırımı..

Başka ülkelere gitmeye gerek yok, I. Dünya Savaşı’nda içimizdeki Ermeniler de öz savunma gücü kuruyor, sonuç: dünya tarihlerinin halen konuştuğu akıl almaz katliamlar!

Bir etnik yapının silahlanmasına üstelik Cumhuriyet Gazetesi ‘özgürlük’ diyor!

Peki öz savunma gücüne Cumhuriyet Halk Partisi ne diyor?

Genel başkan yardımcısı Sezgin Tanrıkulu her röportajında öz savunma gücünü dillendiriyor öne sürüyor süreç’in olmazsa olmazı olarak dayatıyor CHP olarak desteklediklerini ısrarla kudurmaşcasına seslendiriyor!

Tehlikenin farkında mısın Cumhuriyet Halk Partisi?

Öz savunma gücü nedir, susma bir açıklama yap, izah et, anlat, nedir öz savunma gücü?

Cumhuriyet Halk Partisi ve Cumhuriyet Gazetesi ‘öz savunma gücü’nde anlaşmışlar!

Bir etnik yapının silahlı güç oluşturmasına taraftarlar!

Bize de tıpış tıpış gidip oy vermek düşüyor…

                                 …

Oy verecek saf insanlar niçin şaşırsın!

Şaşıracak olan uyaracak olan dikkatli olan aydınlardır, mesela Ümit Kocasakal, Metin Feyzioğlu, Onur Öymen, Birgün Ayman, Sinan Meydan, Nihat Genç, Ali Özgündüz, Emine Ülker, Süheyh Batum ve kamuoyunun yakından tanıdığı nice isim, niçin ‘siyaseten’ dışlandı!

Tehlikenin farkında oldukları ve dillendirdikleri için..

Halk TV’de bir değil iki değil üç değil en az on ayrı programım ortasından bölündü kaldırıldı susturuldu sansür edildi ve sonunda kovulduk, neden?

Cemaate laf ettiğimiz için!

‘Burada ulusalcılar ekrana çıkartılmayacak’ lafını Halk TV’nin içinden duydum..

‘Ulusalcılar dine düşman kürde düşman insanlığa düşman aleviye düşman’ laflarını Halk TV’nin sözcülerinden ekrandan duydum..

Kovulduktan sonra yerimize ‘cemaate çalışan’ ‘cemaatle iş yapan’ ‘cemaatin adayları’ekranlarda baş köşeye oturtuldu..

Biz de ‘niçin cemaatçilerle’ iş tutuyorsunuz diyemeyeceğiz, peki ne yapacağız, susacağız tıpış tıpış gidip oy verecekmişiz..

Sarıgül’ü eleştirdik, eleştiremezsin dediler, işte Sarıgül’ünüzün rezaletleri alın başınıza çalın!

Ekmeleddin’i eleştirdik yediğimiz laf kalmadı, ne dediler tıpış tıpış gidip oy vereceksiniz…

Cumhuriyet Halk partilileri tehlike karşısında uyardık, artık iş çoktan geçti, peşinden Cumhuriyet Gazetesi de ‘yenilendi’, işte öz savunma gücünüz manşetlerde, gidin tıpış tıpış oyunuzu öz savunma güçlerine verin!

Kardeşlerim,

İslamcı ideoloji siyasetin gövdesi kurumları ele geçirerek bir uygarlığı ele geçirdiklerini sanıyorlar, oysa durum çok farklı, domuz sürüleri patates tarlasına ne yapmışsa İslamcılar gözlerinizin önünde hukuk’un kurumlarına aynısını yaptılar!

Ve ‘yenici’ halk partisi ve Cumhuriyet Gazetesi, ‘kurumları’ ele geçirerek büyük kitleleri susturabileceklerini, direnen bağımsızlıkçı geniş kitleleri istedikleri gibi yönlendirebileceklerini sanıyorlar.. Domuz sürüleri patates tarlasına ne yapıyorsa Cumhuriyet Halk partisine ve Cumhuriyet Gazetesi’ne de aynı şey gözlerinizin önünde yapıldı..

Aynı domuz sürüleri ‘özelleştirmeye’ girdi ve otuz yıl sonra Türkiye’nin birikimi arazisi tarlası milli sanayisi ortada bir patates tarlası dahi kalmadı..

Aynı domuz sürüleri Türk Silahlı Kuvvetleri komuta kademesine daldı..

Ve hala Kemal Dervişler’in biri geliyor diğeri gidiyor!

Otuz yıldır dön dolaş aynı yere boktan çıkışsız umutsuz yere çıkıyorsun!

Şimdi ne diyor öz savunma gücünü savunan CHP’liler, ulusalcılar’ı temizlediğimiz için partimiz yüzde 30’ları aştı uçuyor, propagandaya bakar mısınız, ulusalcılar temizlendiği için CHP’nin önü açılmış…

8 Haziran’a işte bu niyet ve azimle giriyorlar: önümüzü kesen ulusalcılardı, onları kovduk ve kazandık!

Size mutluluklar dilerim hoşçakalın!

Ben başka yıldızların çocuğum, onbinlerce yıldır Arap çölünün develeri Anadolu yaylalarının soğuğuna dayanamadı, tutunamadı… Bugün Aydın’da seyrettiğiniz deve güreşlerinin develeri, Arap çölünden değil Orta-Asya’dan gelmiştir..

İslamcılar bir mezhep kavgasıyla doğdu bin yıllar geçti hala bir mezhep kavgasıyla  çürüyorlar..

Bu sözümona yenilikçi özgürlükçü liberaller bir ‘etnik kavgayla’ doğdu, hala Türkiye’nin en büyük muhalif partisi ve gazetesini bir etnik kavgaya doymadılar kurban ediyorlar, çürümeleri de rezaletleri hepsi etnik kavgadan…

CHP ve Cumhuriyet Gazetesi ‘süreç’e katılarak AKP’yle aynı siyasi gömleği çoktan giydi..

Şimdi CHP partiyi kapatıp topyekün AKP’ye katılsa dahi AKP bunu istemez..

İslam’ın ilk devresinde Müslümanlar Müslümanlığa girmek isteyen Hristiyanları kırbaçlıyor ve onların müslüman olmasını istemiyordu. Çünkü hristiyanlar müslüman olursa ‘haraç’ı kimlerden alacak? Yüzyılımızın en büyük tarihçisi Braudel işte bu soruyu sorar.

Aynı soruyu soruyorum, AKP bu kadar kafası karışık duruşu iradesi paramparça bir CHP’nin kapatılıp kendine katılmasını niçin istesin..

Yoksa her seçim dönemi siyasi haracını kimden alacak!

Her seçim öncesi gelsin Kemal Derviş Sarıgül Ekmeleddin gitsin Apo Sezgin TanrıkuluÖz Savunma Güçleri… AKP’ye bundan daha büyük hizmet mi olur!

Gözlerimizin önünde Libya Suriye Irak üçer beşer parçalara bölündü!

Kim böldü! Böldürenleri siyaset meydanında dillendiren tek bir CHP’li kaldı mı?

Ülkelerin niçin bölündüğünü tarihlerin en büyük savaşlarının içine neden sokulduğunu gizli angajmanları gereği söyleyemeyen parti ve gazetelerle nereye kadar?

Müslümanları kim öldürüyor diyemiyoruz? Ülkemizi kim böldürüyor diyemiyoruz? Askerimize kim kumpas kurdu ve Türk Silahlı Kuvvetlerini kimler tasfiye etti diyemiyoruz? CHP’yi Cumhuriyet Gazetesi’ni ve Türkiye’yi kim dizayn etti diyemiyoruz!

Kardeşlerim, üç kişiyiz beş kişiyiz yok binde sıfırız yok onbinde sıfırız…kutsal olan bağımsızlıktır, toprağımızdır, heyecanlarım müziğim annem ailem sevgilim aşkım her şeyim yurttaşlık ve bölüşmedir…

Kaç kişi olursak olalım insanı insan yapan coşturan sarhoş eden insanlık değerlerinden vazgeçmem mümkün değildir..

Şeytanlıkla karanlıkla cemaatle kumpasla işimiz olmaz!

Tarihte siyasette edebiyatta tanıdığım bütün yırtıcı kuşlar karar verirken tereddüt etmez acı çekmez gözyaşı dökmez…

Çünkü yırtıcı kuş’un ölümcül yarası ‘özgürlüğü’ uğrunadır!

Özgürlüğün tek başına uçmaktan başka ilacı yoktur!

Otuşbeş yılı deviren yazarlığımın kırk bin acı gecesinden sağsalim kalabilmeyi ve kanatlarımı kopartmdan her sabah bu sayfalarda uçabilmeyi ‘özgürlüğüme’ borçluyum..

Kardeşlerim kırk yıldır, öz yurdumda kimsenin susturamayacağı bir yazar olmak istedim..

Kimsenin adamı olmayan kimsenin tezgahına değirmenine su taşımayan..

Bu topraklarda özgür insan beyninin graniti parçalayabileceğinin çok nadir birkaç şahidinden biriyim!

Özgür beynimi kimseye pabuç gibi bırakmam..

Değil yüzde kırk yüzde doksan oy alsalar, aklımın iç kalesini kimseye parçalatmam..

Seçim sonrası hangi netice çıkarsa çıksın bu kalem sabırlı yürekli taşkın bağımsız insanlar için yazmaya kaldığı yerden neşeyle devam edecek!

Yazarlığımın hiçbir döneminde yol gösteren bir adam olmadım.

Yol ne kadar çetrefil ne kadar bataklık yoldan ne kadar ağır beton mikser arabalar vızır vızır son sürat geçiyor olursa olsun.. Altında kalırım ezilirim boğulurum bu sütunlar şahidimdir demedim.. Yol’a Çıkan Adam oldum..

Kızgın kanla soğuk kan uyuşmaz…

Hayatı sansür zindanla geçmiş ve öldürülmüş yazarlarımız gibi biz de zaptedilemeyen kızgın kanın bağımsız başka yıldızların çocuklarıyız, kaderimizi biliyoruz: BU YOLDA ÖLECEĞİZ!

Nihat Genç

Haber Kaynağı: OdaTv
Yükleniyor...