ALTAN İNANÇ RÖPORTAJI "KONGRE SÜREÇLERİ"

-M. GÜNEŞ : Sayın Altan inanç Cumhuriyet Halk Partisi’nde hafta sonu itibari ile delege seçimleri başlıyor, kongreler süreci ile ilgili genel bir değerlendirme yaparmısınız?

Altan İNANÇ: CHP’de kongreler süreci fiilen başlamış bulunmaktadır. İktidara giden yolun yeni kadrolarını belirleyeceğiz.  Parti içi demokrasinin işletilerek bu sürecin demokratik, şeffaf ve katılımcı bir anlayışla yürütülmesi gerektiğini düşünüyorum. Üyelerin yüksek katılımı ile herkesin kendisini ifade edebileceği  demokratik ve örgürlükçü bir ortamda ne kadar yarışmacı bir kongre süreci  yaşanırsa  partimiz bu süreçten o kadar yarar sağlayarak çıkacaktır diye düşünüyorum.

Sosyal demokrat partiler de, parti içi demokrasi’nin sinir uçları, kılcal damarları Kongreler ve Kurultaylardır. Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’de bu süreçleri en demokratik ve en medeni yürüten, uygulayan örnek partidir. Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkenin en inanmış ve en aydın insanlarının örgütüdür.

Partimizde parti içi demokrasi ve üyelik hukuku yaşamsaldır, çünkü Cumhuriyet Halk Partisi’ni 90 yıldır ayakta tutan, onu ülkemizin en köklü demokrasi mabedi yapan Örgütleridir.Onun içindir ki Kongreler ve Kurultaylar Cumhuriyet Halk Partisi’nin kalbidir.

-M. GÜNEŞ : Peki İzmir’de süreç nasıl işleyecek ve sizce ne sonuçlar doğacaktır ?

-Altan İNANÇ : İzmir’de mahalle delege seçimlerinden sonra ilçe kongreleri yapılacak, bence her ilçede farklı dinamikler var. Şüphesiz büyük ilçelerde tartışma daha boyutlu olacaktır, ancak parti üyelerimizin olgunlukla bu süreçten çıkacağından herkesin emin olması lazım, partililerimize güvenilmeli, medeni, çağdaş, Cumhuriyet  Halk Partililere yakışır bir süreç yaşayacağımızdan ben eminim. Ayrıca siyaset hizmettir, kavga değildir ve tüm CHP'liler bunun bilincindedir.

İzmir il kongresine gelince; geçen kongre 9 Ocak 2018 tarihinde yapılmış. Tahmin ederim ki bu kongre  Ocak 2020’nin sonlarına doğru yapılacaktır.

Sayın Deniz Yücel başkanlığındaki il yönetimimiz iki yıldır görev yapmakta, bu iki yıl içerisinde 24 Haziran 2018 Genel Seçimleri ve 31 Mart 2019 Yerel Seçimlerini yönettiler. Bu kongrede önemli ölçüde bu iki seçim sonucu değerlendirilecek, mevcut yönetimin başarı ya da başarısızlığı, bu seçimlere bakılarak oylanacak. Hatta daha da açık söyleyeyim, özellikle 31 Mart Yerel seçimleri sürecinde aday belirleme ve liste tartışmaları bu kongrenin belirleyicisi olacak şüphesiz.İlçelerde de böyle ama yine de kamuoyunun gözü İl Kongresinde olacaktır.

31 Mart Yerel Seçimleri İzmir’de önemli ölçüde yerel yönetici değişikliğine sahne oldu, yani ilçe belediye başkanlarımızın çoğu, neredeyse tamamına yakını değiştirildi. Büyükşehir Belediye başkanımız sayın Aziz Kocaoğlu aday olmadı, yerine Sayın Tunç Soyer aday gösterildi ve seçildi.

Yani şunu demek istiyorum bu değişiklikler İlçe kongreleri ve il kongresine etki edecektir.

-M. GÜNEŞ : “Belediye başkanları bu kongrelerde müdahil mi olacaktır” demek istiyorsunuz?

-Altan İNANÇ : Tabi belediye başkanlarımızın da kongrelerle İlgili düşünceleri olabilir. Bu da gayet doğaldır, benim demek istediğim parti içi yarışlarda, kamu gücü kullanan arkadaşlarımızın bu güçlerinden kaynaklı bir orantısızlık içerisine girmemeleridir. Bu sadece Belediye Başkanları için değil Milletvekillerimiz içinde böyle olmalıdır diye düşünüyorum. Hatta Partimizde Genel Merkez Yöneticiliği yapan arkadaşlarımızın da, örgütlerimizdeki bu sürece orantısız olarak müdahale etmelerini doğru bulmam.

-M. GÜNEŞ : Söylediklerinizi biraz daha açsanız, yani biraz daha somut durumda ifade etseniz…

-Altan İNANÇ : Somutlamakdan ne kast ettin bilmiyorum, yani kastettiğin isimlendirmek ise, ben isimlendirmem… Kişiler üzerinden bir değerlendirme yapmayı doğru bulmam, gruplamalar hiziplemeler bu süreçlere büyük oranda etki etsinler istemem, özgür birey olarak bu partinin üyesi olarak seçimlerde oyumu, kendi aklımla, kendi vicdanımla kullanmak isterim.

-M. GÜNEŞ : Ama bir gruplaşma, bir kutuplaşma yaşanacak gibi. Sizce de öyle görünmüyor mu?

-Altan İNANÇ: Evet olabilir üyelerimiz, seçilen delege arkadaşlarımız tercihlerini yaparken birbirlerinden etkilenebilirler, birliktelikler oluşturabilirler, bunlara bir itiraz yok, bunlar gayet normal. Ama bunu yaparken; şu aday olmalı, tek aday olmalı, yarışılmamalı gibi, parti içi demokrasiye uygun düşmeyen değerlendirmelerdir esasen benim karşı çıktığım.

-M. GÜNEŞ : Samimiyetinize inanıyorum. Buradan yola çıkarak açık sorayım o zaman… Genel Başkan Yardımcısı Tuncay Özkan ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Tunç Soyer’in etrafında gruplaşılacak, il kongresine bu grupların çekişmesi damga vuracak değerlendirmeleri kamuoyunda sıklıkla dile getiriliyor, siz buna ne dersiniz, aslı olabilir mi?

-Altan İNANÇ: Buradan hareketle şekillenmeler nasıl olacaktır, onu net ben de söyleyemem, ama delegenin özgür iradesine partililerimizin kendi değerlendirmeleri ile kongrelerde etkin olunmalarına engel çıkarılmamalıdır, yönlendirme ve baskı olmamalıdır.

Az önce de söyledim, kamu görevi yapan arkadaşlarımızın, genel merkez yöneticiliği yapan arkadaşlarımızın, bu görevlerini bir güç gibi görüp, parti içi yarışlarda bir manipülasyon aracı olarak kullanmalarını doğru bulmam…Eğer böyle olursa, kongrelerin yarışmaktan çok, tartışmalı bir hale dönüşeceği kaygısını taşırım.

-M. GÜNEŞ : Araya giriyorum ama, bu tür değerlendirmeler yapan milletvekilleriniz belediye başkanlarınız var, ayrıca da Sayın Genel Başkanınızın ve Genel Merkez Yöneticilerinizin Tek Adaylı Kongre istediği konuşuluyor…Bunlar hakkında ne söyleyeceksiniz?

-Altan İNANÇ: Olabilir, değerlendirme başka bir şey, müdahil olmak başka bir şey. Ben sayın Genel Başkanımızın kongrelerde parti üyelerimiz arasında bir ayrım yapacağını düşünmüyorum, kimin aday olacağı ile ilgili ya da, tek aday olacağı ile ilgili bir görüşü var mı, onu da bilmiyorum, ama Sayın Genel Başkanımızın bütün uğraşının 2023 seçimlerinde partimizi iktidara taşımak için, son iki seçimde uyguladığı ittifak çalışmalarını sürdürmeye ve sonuç almaya odaklı çalıştığından eminim, hem izliyorum, hem de beğeni ile katılıyorum.  Aslında bu kongrelerin en önemli görevi, 2023 seçimlerine partiyi hazırlayacak kadroların oluşmasına özen göstermek olmalıdır. Çünkü takvim gereği de seçimlere kadar bir başka kongre ve kurultay yapılamayabilir, Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik, sosyal ve siyasi krizi de  dikkate alarak söylüyorum, hal böyleyken 2023 seçimlerine başarı anlamında katkı koyacak en önemli sürecin parti içi demokrasi ve demokratik yarış olacağını düşünüyorum …

Yani son cümle; milletvekili atamayla yapılıyor,  belediye başkan adayları atama ile belirleniyor, belediye meclis üyesi listeleri atamalarla şekillendiriliyor, bunlar bir nebze… ama İlçe Başkanlığı, İl Başkanlığı ve Yöneticilikleri atamayla olmaz, işaretle olmaz,  tayinle olmaz. Bu partimizin hem geleneklerine, hem de demokratik özüne aykırı düşer. Ha daha önce yapılmış mı, denenmiş mi?... doğrudur,ama sonuçları da görülmüştür. .benim söyleyeceklerim bunlardır.

-M. GÜNEŞ : Bu soru biraz daha kamuoyuna dönük yanıt olmakla beraber, kamuoyunu aydınlatmaya dönük olacak, efendim sizin geçmişte Sayın Aziz Kocaoğlu’yla birlikte siyaset yaptığınız, partili kamuoyunda çok dile getiriliyor ve değerlendiriliyor şimdi yine beraber misiniz?

-Altan İNANÇ: Evet, evet de; benim Aziz Başkanla yakınlığım sadece siyaset gereği değil, bir kere gözden kaçırılmaması gereken bu. Geçmişte her siyasi konuda anlaşabildiğimizi söyleyemem, ama Aziz Abiye siyaseten de çok büyük saygım vardır. Bu kentte, İzmir’de 15 yıl gibi tarihi bir rekorla Belediye Başkanlığımızı yapmış önemli bir şahsiyettir, bence her Cumhuriyet Halk Partili; Aziz Başkana sevgi ve saygı besler, hatta her İzmir’li, CHP’li olsun olmasın, Aziz Başkanı dürüst ve çalışkan bulur, bu anlamda saygı duyar. Buna tanık yada delil aramak ne kadar akılcı olabilir?

-M. GÜNEŞ : Şunu söylemek istemiştim sizin bu söyledikleriniz Aziz Başkana mal edilir mi, onu da sizin bu görüşlerinize katıldığı söylenebilir mi ?

-Altan İNANÇ:  Hayır edilmemelidir, ben kesinlikle söylediklerimi bireysel görüşlerim olarak söylüyorum ve ne Aziz Başkanıma, ne başka arkadaşlara böyle bir sorumluluk yüklenmemelidir.  Benim söylediklerim beni bağlar, ben parti içi demokrasiye inanan bir parti üyesiyim, ittifak süreçleri ile şekillenen seçimlerde, parti içi demokrasinin, destekleyici bir etkisi olacağını düşünüyorum, onun için parti içi demokrasi olmazsa olmazımızdır diyorum.

Ayrıca söylediklerim bugünkü  görüşlerimmiş gibi algılanmamalı, başından beri parti içi demokrasi, sol partilerin, sosyal demokrat partilerin vazgeçilmezleridir diye düşünmüşümdür. Bence Cumhuriyet Halk Partili üyelerin büyük çoğunluğu da böyle düşünmektedir. Parti içi demokrasi sadece kongrelerde değil, milletvekili ve belediye başkanlığı seçimlerinde, meclis üyeliği seçimlerinde de kullanılmalıdır, bu partimize büyük bir güç katacaktır.

-M. GÜNEŞ : Direk sorayım o zaman sizin ajandanız da ne var, ilçe, il kurultay delegeliği adaylığı düşünüyor musunuz ?

-Altan İNANÇ: Tanıyan arkadaşlarım bilirler benim siyasi ajandam yok, bir kariyer planlamamda yok. Siyaseti bir kariyer aracı olarak  görmedim hiç, bütün Cumhuriyet Halk Partililer bilirler, ayrıca ben de bilirim ki il ve ilçe kongrelerinde aday olmak, kişinin tek başına alacağı bir karar değildir, olmamalıdır da, bu kararı delegeler verir, örgüt verir, örgütün verdiği görev kutsaldır örgütün vereceği görevden kaçılmaz.

-M. GÜNEŞ : Teşekkür ederim bu söyleşi için Altan bey.

 RÖPORTAJ: M. GÜNEŞ