İzmir de Ulaşım

ÇARŞI KONUŞTU BAŞKAN DİNLEDİ

01 Mayıs 2019, 15:04
M.GÜNEŞ
 30.04.2019 Salı günü Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Çarşı Esnafı ile buluştu ...Aslında "bir kısmı ile" demek daha gerçekçi.
Görmeyenler için, Başkan Tugay dingin, duru bir insan.
Dinlemeye geldim dedi, öylede yaptı, dinledi.

Saat 9.30 da başlayan toplantı katılımcıların konuşmaları ile sürdü.

Esnaf'ın genel sorunu, düzensiz bir yerleşim ve düşük gelirle sürdürümekte zorlanılan bir süreci göğüslemek diye özetlense de asıl can alıcı dert alış-verişlerin git gide düşmesi idi.

Başka sorunlarda vardı ama meselenin asıl can yakıcı, odak noktası alış-veriş sürecinin düşük seyretmesi idi.

Katılımcıların tümünü tenzih ederek gözlemlerimi yazmalıyım.

"Çarşı Kültürü" nedir, nereden gelmiştir?
Kısaca buna değinip devam edelim.

Bilinen tarihte yazıtlar bize insanlık avcı toplumlar; göçebe yaşam ve tarım toplumları; yerleşik yaşam diye iki biçimde aktarıyor.
Avcı toplumlar başka bir yazı konusu biz yerleşik yaşamı alacağız buraya.

Yerleşik yaşamın en eski örneklerinde Antik Yunan Kentlerini görüyoruz.
Antik Yunan Kent yerleşim planlarında, kentin merkezlerinde, bu gün kü çarşı kavramını bulacağımız "Agora"lar yer alırdı.

Ağoralar o günün inançlarının konuşulduğu, tartışıldığı, yaşandığı mekanların yanı sıra alış-verişlerin de yapıldığı merkezlerdi.

Dönemin üretim ilişkileri gereği, sürdürülebilir sürekliliği kadar, sürdü bu durum.

Bu topraklarda da yaşanmış olan çarşı kültürü o, günkü yaşamdan süzülerek, değişen üretim ilişkileri ile bu günlere geldi.
Osmanlı egemenliğinde de bu topraklarda süren, antik çarşı kültürü, bu gün yaşadığımız vahşi kapıitalizmle yerini, AVM lere bırakıyor.

Değişime karşı, [iyi ya da kötü fark etmez] niyetlerle, dilek ve temennilerle direnmek mümkün olmayacağı bilimsel bir gerçektir.
"İnsanlar düşündükleri gibi değil yaşadıkları gibi düşünürler." Diyalektik böyle söylüyor.
Bilimde bunu ispata gereği olmayan bir doğru olarak ele alıyor.

O, eski antik dönemlerde ki, çarşı yaşamı ( yani agoralar) bu gün, her biri çağlar ötesinin, gelmiş geçmiş dahileri olduklarında hem fikir olduğumuz Sokratesler, Platonlar, Eflatunlar, lar, lar, lar, yüzlerce dahiyi yetiştirdi.
Ve her biri insanlık tarihinin altın sayfalarında şimdi her gün yaşamımızda yer alıyorlar.

Neydi o, dahileri yetiştiren şey?
Agoraların sihrimi vardı?


Kuşkusuz insan üstü yaratıklar değillerdi.
Doğa üstü olaylar da yaşanmıyordu.

Öncelik üretim ilişkileriydi o yaşamı dayatan. Ancak bunun yanı sıra, bu gün bile bize inanılmaz gelen bir demokrasi anlayışı vardı.

Her ne kadar "soyluluk" denen bir müesseseden söz etsekte, temelinde o günün koşulları böyleydi.Değiştirme gibi bir lüksümüz yok.
Sadece anlama gibi bir işimiz olabilir. Olmalı.

O dönemin yöneticilerin olduğu kadar, yaşayanlarında bir demokrasi talebi vardı.
Ve bu talep karşılıklı diyaloglarla beslenen bir "felsefe" ile taçlanıyordu.
Bu felsefenin temelini ise ESTETİK arayışı suluyordu.
Estetik bir magazin deyimi değil, nede güzelliği tanımlarken destek sözcüğü, ESTETİK bir bilim dalıdır.
Uyumluluk Yasalarının sonuçlarını arayan, bulan ve kendinde toplayan bir bilim dalı.

İlyada ve Odysseia destanlarını yazan hemşehrimiz Homeros'un nerelerden beslendiğini esnafımızın kaçı biliyor? Kendilerine sormalılar.

Sormalılar kii Çarşı'da bir kültür etkinliğine "kafa şişiren tıngırtı" demeyip, kaliteyi arayış içine girecek, estetik birikimle donanmış Çarşı Esnafı olabilsinler.
Donanmış olsun ki, Çarşı'da bir kültür yaratarak, çarşıya gelenlerin düzeylerini yükseltip, daha kaliteli yaşam arayışı ile dolsun o insanlar.

Demek ki, Çarşı'da bir Çarşı Kültürü yaratmadan, orada istenilen verimlilikte doyurucu alış-verişlerin olduğu o, yaşamı organize etmek ham düşten öteye gidemez. 

Önce Çarşı Kültürü.
Sözde değil, her türlü ilişkisi beraberinde 
Çarşı Kültürü.
Sonra Alış-Veriş.
Yaşam kalitesini yüksek tutmak isteyen insanların Alış-Verişi... 

1 Mayıs Emek Bayramını Alanlarda Sınıfın Örgütlü Gücü ile Kutlayacak Günlerin özlemi ile Selam Olsun Türkiye İşçi Sınıfına









M.Güneş 



Bu makale 3236 kez okundu
Yükleniyor...