19 Ağustos 2025 Salı
EFENDİ MUHARRİR BUYURDU AK TAKKE VER KÜLAH2012 yılındayız bilimin tavan yaptığı, insanlığın gelebildiği seviyeyi son 30 yılda, 10 a katlayan sıçramanın yaşandığı bu çağda bakın bizler kimlere kaldık...![]()
Mehmet Bey buyurmuşlar "Kemalizm Stop".
Şu Kemalist, çağdaş, uygar ve devrimciyim diye sokaklarda yürüyenler hala kulaklarını tıkasınlar. Duymazdan gelsinler. Bunların en çağcılından en takkelisine kadar uzanan yelpazede yer alanlara bakın; MŞE si en sağda en soluna AH yı koyun bakın resme.. ![]() ![]() Allah ile aldatmanın yelpazesine bu bayların arasına kimi koysanız gider. Şimdi bay Muharrir Efendinin kehanetine gelelim.Önce "Kemalizm Stop" yazısını alalım buraya; Haklı olduğu yerleride ne yazık ki bunları besleyenlerin yaptığını unutmayalım. ![]() "Binlerce Atatürk heykeli ve anıtı… On binlerce Atatürk büstü… Yüz binlerce Atatürk resmi, kimisi silindir şapkalı ve pelerinli, kimisi kalpaklı… Binlerce Atatürk Okulu, kütüphanesi, resmî kurumu… Atatürk Caddesi, bulvarı, meydanı… Paraların pulların üzerinde Atatürk’ün resimleri… Okullarda Atatürk okutuluyor… Mecburî din dersi kitaplarının başında Atatürk’ün resmi ve Gençliğe Hitabesi yer alıyor… Diyanet İşleri Başkanı’nın tepesinde sert bakışlı kocaman bir Atatürk portresi… Ankara’daki Atatürk’ün Anıt-Kabri bir Sezar mâbedi gibi… İran ve Suudî Arabistan devlet başkanları hariç her resmî misafir devlet başkanı burayı törenle ziyaret etmek, kabrin başında eğilmek ve deftere hürmetkâr birkaç satır yazmak zorundadır… Bir hükümet, İslamcı da olsa, işe başlarken tam kadro oraya gidip saygılarını sunmaya mecburdur… Milletvekili seçilenler, Atatürk’e sadakat yemini etmezlerse vekillik mazbatasını alıp Meclis’e katılamazlar… Atatürk inkılâplarına ve ilkelerine aykırı siyasî parti kurulamaz… Şimdi devam ediyor mu bilmiyorum, 12 Eylül darbesinden sonra bütün müftülerin, imamların, müezzinlerin, vaizlerin Atatürk’e yazılı sadakat yemini yapmaları, taahhütte bulunmaları mecburî idi… Tevhid-i Tedrisat eğitiminin ana gayesi Atatürkçü nesiller yetiştirmekti… Atakent’ler… Ataşehir’ler… Her yerde Atatürk’ün vecizeleri… Hz. Ali’nin sözü olan “Adalet Mülkün Temelidir” cümlesinin altında bile Atatürk yazılı…19 Mayıs Atatürk bayramı… 23 Nisan Atatürk bayramı… 29 Ekim Atatürk Cumhuriyeti bayramı… Bazen camilerin minberleri okunan hutbelerde bile Atatürk ve arkadaşlarına dua ediliyor…" Bu dua bu bayın neresine dokuyor acaba? Allahın sözcüsü senmisin bay efendi? Dua kabul makanım mı var? Devam edelim. "İlahiyat fakültelerimizde Kemalist ilahiyatçılarımız var. Lisan, tarih, edebiyat, kültür, sanat… Atatürk Atatürk…
27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat devrim ve darbeleri Atatürkçülüğü ayakta tutmak için yapılmıştır.
Atatürk sağlığında bu kadar olacağını tahmin etmiş midir? Sanırım etmemiştir.
Atatürk’ün sağlığında Diyanet İşleri Başkanı’nın makamında Atatürk portresi yoktu… İsmet Paşa zamanında da yoktu.
Diyanet reisinin tepesine büyük bir Atatürk portresi, Adnan Menderes Celal Bayar zamanında, Başvekâlet (Başbakanlık) müsteşarı Mason Üstad-ı Azamı Ahmet Salih Korur tarafından koydurulmuştur."
Efendi hızını alamıyor. Bunları okurken lütfen bu efendi hz. nin ses tonunu anımsayın inandırıcılığı artsın diye ! "Şarkta bir okul açılsa, müdürün tepesine Atatürk portresi değil de, Kazım Paşa’nın büyük bir resmi asılsa ne olur? Kızılca kıyamet kopar." Yalanın bu kadarını nasıl Şarktaki insan sindirebilir? Erzuruma gidip Kazım Paşa'nın ismini , resmini görmesini mi önerelim bu fendi hz.lerine?Erzurumlular uyuyor mu? Evet.Uyuyor ne yazık ki, uyumakla kalsa iyi... Şimdi bu bay efendi hz. nin Türkiye'ye biçtiği Cumhurbaşkanı kriterlerine gelelim izninizle;(sıkılmayın 26 maddeyi okuyun nerelerde yüzdüğümüzü anlamaya yardımcı olacaktır sizlere.) “Fikir, inanç, görüş hürriyeti var ya, işte ben de Çankaya ve Başbakanlık adaylarımı açıklıyorum. Pardon isim vermeyeceğim, sadece aradığım vasıf ve şartları beyan edeceğim. (1) Kesinlikle Kemalist olmayacak. (2) Kripto olmayacak, tek kimlikli olacak. (3) Kırsal kesim kültürlü, bedevî olmayacak, medenî olacak. (4) Yüksek ahlaklı ve karakterli, faziletli olacak. İstanbul görgü ve terbiyesine sahip olacak (5) Sanat kültür ve birikimine sahip olacak, mimarlıktan, şehircilikten, peyzajdan anlayacak. Türkiye'nin güzelleşmesi ve çirkinliklerin izalesi için çalışacak (6) Kesinlikle arivist olmayacak. (7) Yalancı olmayacak. (Vaktiyle, küçük çocuğunun uslu durması için "Yaramazlık yapmazsan seni gezmeye götüreceğim" deyip de uslanan çocukcağızı gezmeye götürmemiş olan kişiler benim adayım olamaz.) (8) Zerre kadar kara para, gayr-i meşru serveti olmayacak. (9) Yeterli seviyede edebiyat, tarih, mantık, psikoloji ve hikmet bilecek. (10) Türk, Kürt, Çerkez veya öteki kavimlerden birine mensup olması bir sakınca teşkil etmez. Musalli ve Sünnî sâlih Müslüman olsun yeter. (Yardımcıları içinde Allaha, Peygambere, Kur'ana, âhirete inanan Alevîler olmalıdır.) (11) Nepotizm ve yolsuzluk yapmayacağına dair yeminli ve lanet şartlı taahhütname verecek. (12) Eşitliğe riayet edecek. Terör ve savaş bölgesine kendi çocuklarını da gönderecek. (13) İstanbul ve Ankara'da bir yerden bir yere giderken trafiği durdurmayacak, halka eziyet etmeyecek. (Sadece, güvenlik konusunda zaruret varsa ona bir şey demem.) (14) Gerçek ve ihlaslı dindar olacak, dini şahsî nüfuzuna ve menfaatine âlet etmeyecek. (15) Ailesinin kadınlarını siyasete karıştırmayacak. (16) Vakarlı ve otoriter olacak ama gururlu, kibirli, bencil, egosantrik, megalo manyak olmayacak. (17) Son derece sabırlı olacak, taş çatlayacak ama onun sabrına bir şey olmayacak. Tehevvüre kapılmayacak. (18) Yalakaları, yağcıları, dalkavukları, meddahları yanına yaklaştırmayacak, onların önüne yağlı veya yağsız kemik atmayacak. (19) Doğru ve haklı tenkitlere ve uyarılara kulak verecek. (20) Dünyanın her yerinden faydalı kitaplar getirtip okuyacak. (21) Eğitim ve güzel sanatlar konusunda derin bilgisi olacak. (22) Emanetleri ehline verdirecek. (23) Başkanlığa talip olmayacak, matlup olursa (yukarıdaki şartlar kendisinde mevcutsa) istişare ve istihareden sonra kabul edecek. (24) İstanbul'da dünya çapında, binası harika, içinde son derece kıymetli kitapların bulunduğu, en az on beş milyon kitap ve belge ihtiva eden bir kütüphane yaptıracağına dair kesinlikle söz verecek. (Benim adayım söz verirse Allahın izniyle yapar.) (25) İstanbul'un nüfusunu beş milyona indirmek için söz verecek, bu konuda çok radikal, çok ciddî planları, çareleri, çözümleri olacak. (Yıkılacak, nüfustan arındırılacak bölgelerdeki binalar yıkılacak ve oralarda parklar, ormanlar, yapay göller yapılacak.) (26) Bendenizin adayları mutlaka bir mürşid-i kâmile intisaplı olacaktır. İntisaplı olmazlarsa yüksek tepelerde başları dönebilir, muhalif rüzigârlardan müteessir olabilirler. Sultan Abdülhamid Han hazretlerinin üç şeyhi vardı. En büyüğü Şâzelî/Darkavî tarikat-i seniyyesi postnişîni Muhammed Zâfir el-Medenî hazretleriydi. Beşiktaş'tan Yıldız'a çıkan Barbaros Hayreddin Paşa bulvarının kenarındaki Ertuğrul camiinin önünde, Hakan-ı mağfurun ser-mimarı Raimondo D'Aronco'ya inşa ettirdiği türbesinde medfundur. (Şu hususu da belirteyim: Ya Cumhurbaşkanının, yahut da Başbakanın çok sâlih, çok faziletli, çok yüksek ahlaklı, çok ziyalı, çok bilge, çok taqvalı, çok mürüvvetli seyidlerden bir Kürt olmasında, bu zatın eşinin Türk olmasında, memleketin ve devletin selameti bakımından büyük yarar olacağı kanaatindeyim.) Adaylarımda aradığım şartlar bunlardır. Başarılar dilerim. Tevfik Allah'tandır. Huda tevfik ihsan etmezse olmaz.” Haber Kaynağı: ESH- Doğan Prepol
Yükleniyor...
İLGİLİ HABERLER
|