12 EYLÜL DEVAM EDİYOR MU? SÖYLE FAŞO PAŞA

 Bu gün açıklanıp kabul edilen Odayv iddianamesi 12 Eylül askeri halimlerine rahmet okutacak cinsten.
Basında ahlaklı köşe yazarlarından aldığı tepkiye göre bu iddianame sırf Fetullahcı Cemaata dokunanların yanması üstüne kurulu.Kısır döngüde bu gerçekçi geliyor ilk bakışta ama işin daha derinlerde yattığını bilenlerin sordukları soru yukarıda sorulandır.
12 Eylül Faşist Darbesi'ni doğru teşhis etmekle bu günü pek ala netleştirmeye yarayacaktır.
Faşiz utanç verici yöntemlerini geniş yığınlara karşı hem baskı ve sindirme aracı yapmakla beraber kendincede haklılık yaratmaktadır.
Faili meçhul yaptıkları eylemlerle, halkı baskı yönetimine alıştırmak ve nispi olarak yaşama, sistemin yaşanabilirliğini yansıtmak zorunda olduğu kontrolu kendinde demokrasiyi sertleştirip halkın ve emeğin güçlerini yok etmeyi seçtiği zamanlar bunu hep yapar.
Devrimci halk muhalefetinin yükseldiği zamanlar bunu kırmak, sindirmek için uyguladığı yöntemler sert olur.
Bu yöntemlerin sertliği faşizm geldi daha sonrada sözde parlementoyu kuruncada gitti olur.
Oysa gerçek bumudur?

Can alıcı soru ve bu sorunun yolu aydınlatacak cevabıdır aslolan.

Bu gün yaşananlara bakınca 12 Eylül'den daha beter hukuk uygulamalarını görmüyormuyuz?
Sorgusuz sulasiz insanlar zindanlara tıkılmış mı?

Tuncay Özkan'ın 12 Eylülde zindanlarında 3 yıl 5 yıl tutsak edilip daha sonra ilk mahkemesinde beraat eden o dönemin gizli örgüt suçlamaları ile karşılaşanlardan ne farkı var?

Tutsak gazetecilerin bu gün o günden daha inandırıcı suçlamalarla tutsak edildiğini söyleyebilirmiyiz?

Bu durumda 12 Eylül gittimide sonradan tekrar geldi? Yoksa vardıda gerek duyulduğu andamı tekrar ÖYM adı ile huksal olarak yaşama müdahale ediyor?