İzmir de Ulaşım

AKP ye Toplantı, CHP ye Katılım...

Başbakan Rektörlerle toplantı yaparken CHP Akademisyenlerin katılımını kutluyordu. 103 Profesör, 71 Akademisyen siyasete atılmak için CHP yi seçti. Türkiye!nin aydınlık geleceğini güvenilir insanların inşaa edeceğine olan inanç, her geçen gün CHP de artarak kendini göstermeye devam ediyor..

05 Aralık 2010 Pazar 11:49
 CHP’ye İstanbul, Marmara, İstanbul Teknik, Cerrahpaşa ve Hacettepe üniversitelerinden 174 akademisyen üye dün üye oldu. Beşiktaş Mustafa Kemal Merkezi’nde düzenlenen törende Kılıçdaroğlu yeni üyelere rozetlerini taktı. Akademisyenlerden 103’ünün profesör, 71’inin ise doçent, yardımcı doçent, doktor ve eczacı oldukları açıklandı. CHP’nin yeni üyeleri arasında Dumlupınar Üniversitesi rektörü Prof. Dr. İ. Hakkı Dülger, Haliç Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Sait Sevgen, deprem uzmanı Prof.Dr. Oğuz Gündoğdu, İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof.Dr. Kadir Bal, İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi eski dekanı Prof.Dr. Mustafa Keçer de bulunuyor. 

Katılım töreninde Erdoğan'a yüklenen Kılıçtaroğlu ;

"Başbakan’a İsviçre’deki hesap iddiası için ‘Kamuoyunu tatmin edici bir açıklama yap çağrısında bulundu. Erdoğan’ın farklı düşüncelere tahammülü olmadığını ileri süren Kılıçdaroğlu, “Farklı düşünceler dile getirilince onların akıbetini biliyorsunuz değil mi? Doğru Silivri’ye” diye konuştu.

İDDİA CİDDİ: Biz ne dedik? Başbakan’ın kulakları duymuyor herhalde. Bir devletin büyükelçisi, o devletin Başbakanı’na yönelik olarak ‘İsviçre’de 8 ayrı hesabı var’ diyorsa bu iddia ciddidir. Ciddi olduğu için de medya manşetlere taşıdı. Ciddi olduğu içindir ki Amerika dahil, Fransa dahil, Almanya, İngiltere hepsi konuşuyor. Yapacağın nedir? Kamuoyunu tatmin edecek bir açıklama yapmaktır. Bitti, o kadar. Söylediğimiz budur. ‘Vay efendim, bunu niye söylersiniz?’ Niye ‘Benim hesabım yoktur’ diye konuştun? Sonra da dedik ki, bu çok basit bir şey. Gidersin İsviçre’deki bankalara dersin ‘benim burada hesabım var mı, yok mu yazılı olarak verin.’ Sana verirler; ’Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bizde hesabı yoktur’ derler. Sen de gider tazminat davası mı açarsın ya da başka bir şey mi yaparsın, ‘İşte bak delillerim bunlar’ dersin. ‘İşte bankalara başvurdum. İsviçre’de tek kuruşum yok arkadaşım’ dersin. Bizler de ’helal olsun’ deriz. Başvurur, alır yanıtını ve hesabını da sorar.

SİCİLİ TEMİZ DEĞİL: Sayın Başbakan diyebilir ki, ’Efendim biz büyük götürmedik.’ Niye söylüyorum? Senin yandaş televizyon kanallarından birisine gel, ben AKP’nin kimlere nasıl büyük götürdüğünü belge belge önüne koyacağım. Gelsin bakalım. Onun için Başbakan’ın mali sicili temiz değil. Etrafına baksın. 

 ÇIT ÇIKMIYOR: Üniversite rektörlerini toplamış, sanki karşısında askerleri var. Kimseden ses çıkmıyor. Sayın Başbakan diyor ki, ‘Farklı düşünceler dile getirilebilir.’ Yani farklı düşünceler dile getirilince onların akıbetini biliyorsunuz değil mi? Doğru Silivri’ye. Bu nasıl bir anlayıştır? Bilime, bilim adamına saygı duyan, demokrasiye saygı duyan, hukukun üstünlüğüne saygı duyan bir ülkede acil serviste aylardır yatan bir bilim insanının bulunduğu mevkiye polis baskını yapmaz. Utanır insan biraz.

Linkler:
 http://haber.gazetevatan.com/Haber/344583/1/Gundem
 http://haber.gazetevatan.com/kamuoyunu-tatmin-edici-bir-aciklama-yap/344504/9/Manset
Haber Kaynağı: Vatan Gazetesi
Yükleniyor...