BAŞBAKAN BIRAKACAĞININ İŞARETİNİ Mİ VERİYOR

 Devlet adamlığı ile mahalle oyunları çok farklıdır.Oyun oynarken mızıkçılık yapar oyunu terk edebilirsin.Hiç bir şeyde olmaz oyun sensiz devam eder, akşam olur eve gider üstünü başını kirletmişsen annenden azar işitir yemeğini yer yatağa girersin ertesi gün yeni bir hevesle hayata devam edersin.
Ama devlet adamlığı öylemi?
Devlet adamının idealleri vardır.Ülkesine, halkına vereceği hizmetler, projeler vardır.Ve onların mücadelesini vermek vardır.
Halka kendini anlatır ve oy ister seçime girer, kazanır projelerini hayata geçirir.
Bunun örnekleri ile tarihe bakıldığında görülecek çok insan vardır.
Ecevit 80 faşist darbesinden sonra yollara küçücük bir minibüsle düşüp tekrar Başbakan olmuştu.Demirel yine defalarca gidip gelmiştir.
Siyasetlerini beğenir beğenmezsiniz ama siyasi mücadele denince akla gelen bu iki kişiyi verdik.
Şimdi Başbakan Sn. R.Tayyip Erdoğan' bakalım.Seçilemezsem çeker giderim diyor.
Gelişen koşullarda rakibi Kılıçtaroğlu'nun reytingi yükseldikçe Başbakan hırçınlaşıyor, Meydanlarda küfüre varacak konuşmalar ediyor.(Bu arada kendisini öven büyük hatip diyen çakılı yandaşlara bir şey hatırlatmakta yarar var.Camı kapayınca hatipimiz susuyor.Bu nasıl Büyük Hatiplik?Hatiplikmi büyük yoksa yazılanlarmı çetrefilli bunu anlamak zor olmadı.Kürsüde susup kaldı Başbakan)
Rakiplerine bel altı vuruyor.Halkın buna bakışı hızla değişiyor.
Kızgın ve bilgi birikimi okuduğu cama bağlı bir Başbakan halkın sempatisini artık kazanmaya yetmiyor.
Korkunç İvan görüntüsü ile Başbakan hızla düşüşte.
Rakiplerini gizli kasetlerle tehdit ediyor, aile yapılarına varana kadar konuşuyor, Kılıçtaroğlu'nun inancından dem vuruyor, Alevi olmasını kullanıyor.
Bunlar ters tepecek konuşmalar ki aynen tepkide çekiyor.
Korumaları cellat vari korkunç görünümdeler.Araçları halkı gözetleyen gizil dinleme ve görüntüleme cihazları ile donatılmış.
İleri demokrasi denilen bu düzen tam anlamı ile Faşist Diktatörlerin hüküm sürdüğü bir düzeni andırıyor.
Faşizm insanlık düşmanı bir yönetimdir.
Halktan gereken cezayı her zaman almıştır, alacaktır.