KARŞIYAKA BELEDİYESİ'NDE CHP'Lİ MECLİS ÜYELERİNDEN SİYAH PROTESTO

Cumhuriyet gazetesi yazar çizerlerinin tutuklanmaları, Karşıyaka Belediye Meclisi'nin Kasım ayı tplantısı'nda, CHP'li Meclis Üyeleri ağızlarına 'Siyah' bant takarken ellerine'de Cumhuriyet gazetesini alarak Protesto etti.

07 Kasım 2016 Pazartesi 20:17

KARŞIYAKA BELEDİYESİ'NDE CHP'Lİ MECLİS ÜYELERİ'NDEN SİYAH PROTESTO

Cumhuriyet Gazetesi yazar, çizeri'nin tutuklanmaları, Karşıyaka Belediye Meclisi'nin Kasım ayı tplantısı'nda, CHP'li Meclis Üyeleri ağızlarına 'Siyah' bant takarken ellerine'de Cumhuriyet Gazetesini alarak protesto etti.

Karşıyaka Belediye Meclisi Kasım ayı ikinci toplantısı Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar Başkanlığı'nda yapıldı.

Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar “Hangi şartta olursa olsun basının sesini kısmak, kontrol altına almaya çalışmak demokrasilere vurulmuş bir darbedir. Ulu Önder Atatürk’ün dediği gibi, basın özgürlüğünden doğacak sorunları giderecek tek yol yine basın özgürlüğüdür. Bu anlayışla hareket etmeli ve gazetecilerin faaliyetlerini kısıtlama yolu tercih edilmemelidir” diye konuştu.

Karşıyaka Belediye Meclisi Kasım ayı ikinci toplantısı'nda gündem dışı söz alan CHP Grup Başkan Vekili Süha Barlak, Cumhuriyet gazetesi'ne yapılan operasyon sonrası dokuz Cumhuriyet yazarı ve çizeri'nin tutuklanması'na şu sözlerle tepki gösterdi;

Bir Ülkenin Demokrasi kalitesinin göstergelerinden biri Ülkenin sesi nefesi ve vicdanı olark çalışan, Demokrasinin olmazsa olmazı haber alma ve düşünce ve ifade özgürlüğünün kalesi olan basındır.

Her yazılanlara çizilenlere katılmaya bilirsiniz alkış tutmaya bilirsiniz ama bu nedenle basının sesini kısmaya, hedef göstermeye, maddi manevi veya hukuksal kıskaç altına almaya çalışmak Demokrasiden vaz geçmenin veya nasiplenmemiş olmanın tipik bir göstergesi dir.

Siz böyle yaparak günü kurtarabilir iktidarınızı sürdürebilirsiniz. Böyle yaparak Demokrasi kalitesini erozyona uğratır, bir yandan da uluslar arası dünyada ülkemizi zor duruma düşürüp, yanlızlaştırır ve nihayet yarattığınız sorunları kimseye anlatamazsınız.

Yapmanız gereken o kadar da zor değildir. Öncelikle Demokrasinin salt oy çokluğu olmadığını,İktidar olmak kadar, muhalefet olmanında saygınlık taşıdığını ve en az sizin kadar haklara, özgürlüklere ve elbette sorumluluklara sahip olduğunu bilmek ve içselleştirmek zorundasınız.

Örneğin büyük düşünür 'Voltaire'in, 'Düşüncelerinize katılmıyorum. Ama o düşünceleri dile getirebilmemiz için, canımı bile verebilirim' derken, ne demek istediğini anlamak zorundasınız.

Bu açılardan sıkıntılı bir süreç yaşadığımızı, bunun en son örneğini Cumhuriyet Gazetesi özelinde yaşadığımızı, zaten bir sorunlar yumağı haline gelen ülkemizde, bir kez daha hukuk ve demokrasinin tartışılır hale geldiğini görüyor ve yaşıyoruz. Kuruluşu Cumhuriyet'le yaşıt, adını Mustafa Kemal Atatürk'ten alan, basın,kültür ve Cumhuriyet değerleri denince akla ilk gelen kurumlardan biri olan Cumhuriyet Gazetesi başta olmak üzere, basın üstündeki her türlü baskı, zorlama ve biçimleme çabalarından vazgeçmek gerekmektedir.

Biz her yıl 'Basın Özgürlüğü' ödülü veren bir belediyeyiz. Gazetelerin, Televizyon kanallarının ya da Sosyal Medyanın her söylediğine, her tavrına, her yazarına ve yazdığına katıldığımızı ya da onayladığımızı kimse söyleyemez. Ama savunduğumuz değerler ve Demokrasi bilinci, bugün dayanışmamızı göstermenin tam sırası olduğunu söylüyor. Bu duruşumuzdan asla ödün vermeyeceğiz.

CHP Gurup Başkan Vekili Barlak Bu açıklamasının ardından Grup olarak bu meclis boyunca konuşmayacaklarını söyledi.

CHP'li bütün Meclis Üyeleri,ağızlarını siyah bantla kapatarak ellerine Cumhuriyet Gazetesi'ni alarak Tutuklamaları ve basına yapılan baskıları protesto ettiler.